rof. Dr. Kara, Türkiyedeki aþý çalýþmalarýnýn laboratuvar tarafýnda olumlu ilerlemeler olduðunu, hayvan deneyi aþamalarýna gelindiðini kaydetti. Prof. Dr. Kara, "Uluslararasý çalýþmalar biraz daha ileri seviyede, insan çalýþmasý düzeyine gelmiþ vaziyette. Dünya Saðlýk Örgütünün resmi bilgilerine göre, bunlarýn sayýsý 25 civarýna ulaþmýþ durumda. En önde olan iki tanesinden birisi haftaya baþlayacak, diðeri büyük çaplý insan çalýþmalarýna yeni baþlamýþ vaziyette" diye konuþtu.

GÜVENLÝÐÝNE YÖNELÝK 3 AÞAMALI ÇALIÞMA

Prof. Dr. Kara, aþýnýn güvenliðine yönelik olan ilk çalýþmalarýn çok az sayýda gönüllü üstünde deneme yapýlmasý olduðuna vurgu yaparak, "Aþýnýn herhangi bir problem çýkartmadýðý görüldükten sonra ikinci kýsýmda da hangi miktarla verdiðinizde ne kadar etki yaptýðýný gördüðünüz çalýþmalar olur. Üçüncü kýsýmda bu aþýnýn gerçekten koruyucu olup olmadýðýný gördüðümüz çok daha yüksek sayýdaki insanlara uygulandýðýnda ve ayný zamanda da istenmeyen etkilerinin olup olmadýðýný deðerlendirdiðimiz çalýþmalar olur" ifadelerini kullandý.

KASIMDA ÝLK DOZ

Ýngiltere ve ABDdeki aþý çalýþmalarýna deðinen Prof. Dr. Kara, "Þu anda Ýngilteredeki aþý çalýþmalarý belli bir noktaya geldi ve insan çalýþmalarýnda bu büyük gruba baþladý. ABDdeki çalýþmada önümüzdeki hafta içerisinde büyük çaplý insan çalýþmalarýna baþlanacak. Bunlarýn sonuçlarýnýn alýnmasý büyük olasýlýkla kasým ayý olacak gibi görünüyor. Çok sayýdaki insanla yapýlan çalýþmayla beraber aþýnýn üretim çalýþmalarý da baþlýyor. Olumlu yürüdüðü anda da kasým ayý gibi ilk doz uygulamalarý dünya çapýnda baþlayabilir. Ama bizim ülkemize gelmesi mart-nisan aylarýný bulabilir. Türkiye giriþimlerde de bulunuyor. Gönüllü olabileceklerle aþýlarýn Türkiyede de uygulanmasý kasým aylarýnda olabilir" diye konuþtu.

PROTEÝNÝ HÜCRELERÝMÝZE ÜRETTÝYORUZ

ABD’deki son aþýnýn biraz daha farklý geliþtirildiðini anlatan Prof. Dr. Kara, uygulamaya girecek aþýnýn, koronavirüsün insan vücuduna tutunmasý için gereken proteinin nereden sentezlendiðini, onu kodlayan genin RNAsý çýkarýlarak yapýldýðýný kaydetti. Prof. Dr. Kara, "Aþýnýn içerisindeki RNA insanda kasýn içerisine veriliyor. Hücrelerimizin içerisine girerek ilgili proteini sentezliyor. Böylece virüsü deðil, virüsün sadece bir proteinini veriyorsunuz ve o proteini de kendi hücrelerimize ürettirmiþ oluyoruz. Bu sayede istenilen miktarlarda protein üretilerek güçlü antikor yanýtý oluþuyor. Hücrelerimiz de böylece virüsü tanýmýþ oluyor. Böyle bir proteini taþýyan virüs geldiði anda da hem antikorlar hem de hücreler direkt olarak o virüse karþý harekete geçip virüsün bizim vücudumuzda dolaþmasýný engelleyip hastalýðý en baþýnda durdurmuþ oluyor. Aþý çalýþmalarýnda bugün için bu noktadayýz" ifadelerini kullandý.

AÞI OLSA BÝLE MASKE VE MESAFEYE DÝKKAT

Aþýlarla ilgili olumlu geliþmelerin olduðunu vurgulayan Prof. Dr. Kara, "Tünelin ucundaki ýþýk diye söyleyebiliriz ve bizim açýmýzdan çok olumlu geliþmeler bunlar. Ama aþýlarý olsak bile belki de bizi zatürreden ölümden koruyacak; ama virüs vücudumuza girebilir ve baþkasýna bulaþtýrmamýzý önlemede yeterli kalmayabilir. O nedenle bugün de, aþýnýn olduðu dönemde de bizim mesafe ve maske konusunda dikkatli olmamýz gerekecek" dedi.